ALİ DEMİRKIRAN; “İNSANLARIN ÖNCE HAKLARI VERİLSİN, SONRA KUTLANSIN”

ALİ DEMİRKIRAN; “İNSANLARIN ÖNCE HAKLARI VERİLSİN, SONRA KUTLANSIN”

Dünya İnsan Hakları Günü münasebetiyle bir açıklama yapan Saadet Partisi İl Başkanı Ali Demirkıran; “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 tarihinde ilan edilen “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” yayınlanalı 64 yıl oldu. Peki, 64 yılda insan hakları konusunda değişen ne oldu?  Veya “kimin/kimlerin hakları” diye sorulacak olsa, verilecek tek cevap;  “kuvveti üstün tutan güçlülerin hakları” demekten başka verilebilecek cevap var mı?  Bu kutlamalar 64 yıldır yapılıyor,   peki, kaç mazlumun hakkı korundu?” diye sordu.

 “Korunuyor” iddiasında bulunanlara, “İnsan Hakları korunuyor da yerkürede neden milyonlarca insan açlıktan ölüyor? Afrika’dan Ortadoğuya, oradan Çin’e kadar neden insan kanı akıtılmaya devam ediyor? “ diyen Demirkıran devamla; “Birleşmiş Milletlerin yayınladığı 30 maddelik beyannamede elbette güzel şeyler de var. Ama hangisi ve ne kadar uygulanıyor?

Madde 5- “Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez.”

Madde 18- „Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne hakkı vardır.“  (Bu hak, din veya topluca, açık olarak ya da özel biçimde öğrenim, uygulama, ibadet ve dinsel törenlerle açığa vurma özgürlüğünü içerir) şeklinde açıklama yaparak beyannamenin 4,5 ve 18. Maddeleri ile ilgili şunları sordu;

-Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce davranılamaz da; Irak, Afganistan, Libya, Filistin’de… Yapılanlar neyin nesi.

-Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahip ise, başta Türkiye olmak üzere bazı ülkelerde neden hala başörtüsü zulmü devam ediyor?

-Kimse kimseyi kandırmasın. Olmayan bir şeyin nesin kutlanıyor?  Temel insan haklarını ihlal edenler, aslında o hakları koruması gerekenler; yani yönetimler. Hem sonra insanlara temel insan hakları, kâinatın yegane yaratıcısı tarafından verilmiştir. Hemde ırk, renk, dil, din, bölge ayırımı yapılmadan. Ülkeleri yönetenlere düşen bu hakları korumaktır, ihlal etmek değil!

Umarız toplumlar bilinçlenir de gerçek haklarına sahip olurlar.