11007,37%0,81
42,52% 0,07
49,55% -0,06
5743,85% -0,15
9322,75% 0,27
HATİCE ŞİMŞEK; “TÜRK KADINININ SEÇME VE SEÇİLME HAKKI KUTLU OLSUN!”
MHP Edirne Kadın Kolları İl Başkanı Hatice ŞİMŞEK yaptığı yazılı açıklamada; “Cumhuriyetimizin ilk yıllarında şartlar düşünüldüğünde 5 Aralık 1934 tarihinde alınan bir kararla kadınlara Siyasal hayata girme ve yönlendirme hakkı kazandıran bu girişimi radikal bir reform olarak görmekteyiz. Bir tarafta devlet kuran, diğer tarafta da demokrasinin inşa edilmesine kafa yoran kurucu kahramanların hukuken Türk Vatandaşları arasındaki uçurumları kapatma gayretleri her açıdan takdire şayandır.” Dedi.
Şimşek açıklamasında şunlara yer verdi; “1926 tarihinde kabul edilen Medeni Kanun, kadınların en temel haklarına ulaşmada önemli mihenk taşıdır. Arkasından, 3 Nisan 1930 tarihinde çıkarılan Belediye Kanunuyla birlikte Mahalli idarelerde katılım ve temsil konusunda kadınlarımız değerli imkânlara kavuşmuşlardır.5 Aralık 1934 tarihinde ise kadınlarımız siyasal hakların kullanılmasında mutlak bir eşitlik sağlamıştır.
Avrupa Birliği ülkelerinden Fransa'nın 1944, İtalya'nın 1946 ve İsviçre'nin 1971 tarihinde bu hakkı kadınlara sağlaması dikkate alındığında, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 11. yılında bu demokratik başlangıcın anlamı daha iyi anlaşılabilecektir.
Bu haliyle kadınlarımız, insan olmasından kaynaklanan haklarının önemli bir bölümüne ulaşmışlar; eşit, saygın birer fert halinde hayatın içinde yer alarak aktif bir konuma yükselmişlerdir.
Bugünkü köhnemiş ve küflenmiş zihniyet, o yıllarda sorumluluk alsaydı, bırakın demokratik gelişmeyi, kadın erkek arasındaki eşitsizliği arttırmaktan başka bir şey yapmazlardı.
Bugün ileri demokrasi korosunun kadınlar tanımında iddia ettiği hususlar samimiyetten uzaktır.
Bugün bir tarafta ileri demokrasi çağrısı varken diğer taraftan kadınlarımıza yönelen şiddet sarmalı vardır.
Bir tarafta kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık propagandası yapılmaktadır. Diğer yanda tecavüz, taciz cinayetlerine kurban giden kadınlarımızın sayısı hızla artmaktadır.
Bir tarafta AKP'nin yalanları vardır, diğer tarafta Türk Kadınının artan sorunları vardır. En adi suçlar, en iğrenç saldırılar herkesin gözü önünde olmaktadır ve maalesef hedefte kadınlarımız vardır.
Bugün ayrıca devletin en tepesinde cinsiyetçi körlüğe kapılmış birinin bulunması milletimiz adına talihsizliktir.
Kadın -Erkek eşitliğini fıtrata ters bulan devletin en tepesine ve Akp zihniyetine soruyorum. 17 - 25 soygunu fıtrata uygun mudur?
Rüşvet alıp yasakçı bir yönetimi kurumsallaştırmak fıtrata uygun mudur?
2009'dan beri PKK'yla sürdürülen pazarlık fıtrata uygun mudur?
Fakir fukaranın haklarından zorla kesip kaçak ve karanlık saray yaptırmak fıtrata uygun mudur?
Şunu özellikle ifade etmek istiyorum ki; kadın haklarını bir insanlık onuru şeklinde görmeden, kadınları toplumun saygın ve eşit üyeleri olarak kabul etmeden ve her alanda kadın elini , kadın varlığını hissetmeden ileriye gitmek hayalden öte bir anlam taşımayacaktır.
Şiddete göz yummak, önlenmesi için gerekli tedbirleri almamak işlenen suçlara ortak olma anlamına gelir. Bunun da vebali en başta hükümet etme sorumluluğu taşıyanların omuzlarındadır.
Bugün, ister kurumsal isterse de özel alanda kadınlarımıza fiziksel, cinsel ya da psikolojik olarak işlenmiş her türlü vakayla mücadele etmek bizlerin boynunun borcudur.
Bizler inanıyoruz ki Türkiye'nin geleceği kadınlarımızın üstleneceği yapıcı role, verecekleri değerli çalışmalara yakından bağlıdır.
Siyasetten ticarete, Sanattan Spora, Sosyal hayattan Kültürel alanlara kadar kadınların varolan sorunları çözülmeli, hak ettikleri toplumsal statüye kavuşmaları sağlanmalıdır.
Bu itibarla parti olarak her zaman kadınlarımızın yanındayız, her şart altında Türk Kadınının hak ve hukukunu savunmaya kararlıyız.
MHP bunun için sorumlu ve duyarlı hareket etmeyi hevesle sürdürecektir.
Bu düşüncelerle Türk Kadınının Seçme ve Seçilme hakkının 80. Yıl dönümünde ülkemizin her tarafındaki kadınları kutluyor, hepsine sağlık, mutluluk ve esenlik içinde geçecek bir