Tarih: 30.08.2016 18:47

İRİŞ; “HUZUR VE SAADET İÇİN ÖNCE DÜZEN ‘ADİL’ OLACAK.”

Facebook Twitter Linked-in

İRİŞ; “HUZUR VE SAADET İÇİN ÖNCE DÜZEN ‘ADİL’ OLACAK.”                                       

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa İriş; “Huzur ve Saadetin temini için önce düzen ‘Adil’ olacak. Dindar nesil yetiştirmekten çok daha önemlisi insanların İslam’ı olduğu gibi doğru öğrenmelerinin, anlamalarının ve yaşamalarının zeminini hazırlamaktır. Yaşadığımız ortam meydanda. Her taraf günah bataklığı dönüşüyor.” Dedi. 

Saadet Partisi Aylık İl Divan Toplantısını İl ve İlçelerin Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımı ile gerçekleştirdi. Toplantıda geçen ayın çalışmaları değerlendirilerek önümüzdeki ay yapılacak faaliyet ve çalışmalar üzerinde duruldu. Toplantıda açış konuşmasını yapan Ali Demirkıran, “Ülkemizin Saadet Partisine, Milli Görüş anlayış ve uygulamalarına ihtiyacı var. Biz bunu söylerken işbirlikçi zihniyetlerle farkımızı ortaya koyuyoruz. Ülke yönetiminde olan iktidarların dış güçlerin etkisinde olmamasını, onların çıkarlarına ve hedeflerine hizmet etmemesini istiyoruz. Aksine milletimizin kalkınması ve huzuru için her türlü çalışmayı yapmasını istiyoruz” dedi.

Milli Görüş Lideri merhum Erbakan’ın bir konferansında yaptığı konuşmadan örnek vererek Milli Görüş’ün tek temsilcisi Saadet Partisi ile bugünkü iktidarın bir mukayesesini yapan Demirkıran şunları kaydetti.

ERBAKAN ŞÖYLE DİYOR;                                                                                   “28 Haziran 1996’da Başbakan oldum. Meclisten güvenoyu aldım ve Başbakan koltuğuna oturdum. İlk ziyaretime gelen ABD elçisi oldu. Bana şunu söyledi; biz biliyoruz ki sizin davanız İslam’dır. Başbakan oldunuz. Bu bizim hoşumuza gitmedi ama birlikte çalışmaya mecburuz. Ben size geldim ve diyorum ki sizinle beraber çalışabiliriz. 6 tane şartımız var!”

BİRİNCİSİ: İran ile ticari münasebetinizi 50 milyon doların üzerine çıkartmayacaksınız.

İkincisi: İran’a gitmeyeceksiniz.

Üçüncüsü: ABD üslerine dokunmayacaksınız.

Dördüncüsü: diğer Müslüman ülkelerle de ticareti arttırmayacaksınız.

Beşincisi: Çekiç gücü dışarı çıkartmayacaksınız.

Altıncısı: Irak boru hattını açmayacaksınız.

VE ERBAKAN HOCA DEVAM EDİYOR;

Bizim meşhur Sadrazamımız Ali Paşa’nın bir sözü vardır. “Mühim bir iş yapmak istediğim zaman önce Rus elçisi ile konuşurum. Ne derse tersini yaparım. Ben de ABD elçisinin söylediklerinin hepsinin tersini yaptım.”                                                                                                                                                                İlk ziyaretimi İran’a yaptım. Sadece doğalgaz anlaşması 2,5 milyar dolar oldu.                                                                      Terörün destekçisi çekiç güç sınırlarımızın dışına atıldı.                                                                                                 Nüfusu ençok 8 Müslüman ülkeyi ir araya getirerek D-8’i kurduk. Bu İslam Birliğinin en öneli adımıydı.

Ali Demirkıran, “İşte milli görüş farkı. İşte başarının sırrı!  Korkmak, sinmek, emredileni yapmak yerine adam gibi dik durmak.  İşbirliği yerine şahsiyetli politika sahibi olmak” gerekir, şeklinde sözlerini tamamladı.

HUZUR VE SAADETİN TEMİNİ İÇİN ÖNCE DÜZEN “ADİL” OLACAK.

İlçe Teşkilatlarının aylık çalışmaları ile ilgili raporlar gözden geçirilerek dilek ve temenniler alındıktan sonra son konuşmayı yapan Genel Başkan Yardımcısı Mustafa İriş, Saadet Partisi’nin gaye ve hedefine vurgu yaptı. İriş, şunları söyledi; “Huzur ve Saadetin temini için önce düzen ‘Adil’ olacak. Dindar nesil yetiştirmekten çok daha önemlisi insanların İslam’ı olduğu gibi doğru öğrenmelerinin, anlamalarının ve yaşamalarının zeminini hazırlamaktır. Yaşadığımız ortam meydanda. Her taraf günah bataklığı dönüşüyor.  Günümüz âlimleri, Siyasileri  (istisnalar müstesna) İslam’ı dar kalıpta ele alıyor. Faizsiz bir ekonomi nasıl kurulur ve yürütülür? Ahlaksızlıkları teşvik eden unsurlar nasıl ortadan kaldırılabilir? Dolayısıyla her yönüyle insanlığın saadetini temin edecek adil bir düzen nasıl kurulur? Mesele bunlardır.”

 Bizim bütün gayretimiz Allah’ın rızasını kazanmaya matuftur. Gayretimiz Hakkı hâkim kılmaktır. İşte Milli Görüş farkı budur. Hepimiz hesap vereceğiz. Akıl işin sonunu düşünmektir. Bir Müslüman dinini ‘dava’ etmelidir, davasını da tebliğ etmelidir.  Bizim dinimizde Sosyal, Siyasi, Ekonomik ve Ahlaki her şeyin reçetesi var. Yeter ki uygulansın. Bizim çalışmalarımızdaki Teşkilat prensiplerimiz; Var olmak, Eğitimli olmak ve bütün gücümüzle çalışmaktır.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —