MADIMAK KATLİAMI EDİRNE'DE UNUTULMADI TMMOB “UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!”
TMMOB Edirne İKK tarafından yapılan açıklamada, gerici ve şeriatçı bir güruhun göz göre göre gerçekleştirdiği saldırının unutulmadığı ve unutturulmayacağı vurgulandı. Açıklamada, laiklik, demokrasi ve bilimin aydınlığında yürütülen mücadelenin kararlılıkla süreceği ifade edildi.
Basın açıklamasında “Siyasal İslamcı faşizm bir karşı-devrim gerçekleştirmiş olsa da ülkemiz sahipsiz değildir” denilerek, ilerici ve toplumcu güçlerin varlığına dikkat çekildi.
TMMOB çatısı altında verilen laiklik ve demokrasi mücadelesinin sürdürüleceği ifade edilen açıklamada, “Sömürünün, işsizliğin, yoksulluğun olmayacağı aydınlık Türkiye milyonların özlemidir” denildi.
---
TMMOB Edirne İl Koordinasyon Kurulu’nun 1 Temmuz 2025 tarihli Basın Açıklamasının Tam Metni:
Madımak Katliamını Unutmadık, Unutturmayacağız!
2 Temmuz 1993 tarihinde bir kültür şöleni için Sivas’ta Madımak Oteli’nde bulunan 35’i aydın, sanatçı, yurtsever, toplam 37 insanımız güvenlik güçlerinin gözlerinin önünde, “Şeriat isteriz” diye haykıran gerici bir güruh tarafından diri diri yakılarak katledildi.
Madımak’ta katledilen toplumcu, demokrat yazar ve ozanlarımızı sevgiyle, saygıyla anıyoruz. Onları unutmadık, unutturmayacağız.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası olarak ilerici güçlere, aydınlarımıza, gençlerimize, kadınlarımıza yönelik tüm katliam ve cinayetleri lanetliyoruz. Aydınlara, sanatçılara, bilim insanlarına, toplumcu ilerici düşünceye tahammülü olmayan gericilik şeriatçısı, kontr-gerillası, faşistleri ile ülkemizde linççi bir katliam geleneği yaratmıştır.
“Laik Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak”, “Laiklik gidecek, şeriat gelecek” haykırışları eşliğinde yapılan Madımak katliamı bu kara geleneğin önemli bir halkasıdır.
Cumhuriyete, laikliğe, demokrasiye düşmanlık besleyenler dünden bugüne mesafe kat etmiş durumdadır. Şeriat istemleri artık serbesttir ve neredeyse resmî politika olmuştur. Mezhepçilik ve dinselleştirme eğitimde, kamusal yaşamda hâkim politikadır.
Din-mezhep, inanma inanmama, etnik köken ve siyasi düşünce farklılıklarını halk arasında düşmanlık tohumları ekmek için kullanmak, sömürü ve baskı düzeninin sürekliliğini sağlamada başvurulan daimi bir politikadır. Mezhepçilik, dış politikada da özel bir yere sahip olmuştur. Söz konusu şeriatçı akım ve yapılar aynı zamanda emperyalizmin taşeronluğunu yapmaktadırlar.
Siyasal İslamcı faşizm bir karşı-devrim gerçekleştirmiş olmasına karşın ülkemiz sahipsiz değildir. Emeğin ve bilimin aydınlatıcılığında laiklik, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve bağımsızlık için mücadele eden ilerici toplumcu damarlar ülkemizin aydınlık geleneği olarak canlıdır, güçlüdür.
Sömürünün, işsizliğin, yoksulluğun olmayacağı aydınlık Türkiye milyonların özlemidir ve bu yönde mücadele sürmektedir. Odamız TMMOB çatısı altında bu onurlu mücadelenin bir parçası olmaya devam edecektir.
TMMOB EDİRNE İL KOORDİNASYON KURULU