Tarih: 28.12.2015 18:07

REKTÖR YENER YÖRÜK’TEN TİMSAH GÖZYAŞLARI

Facebook Twitter Linked-in

REKTÖR YENER YÖRÜK’TEN TİMSAH GÖZYAŞLARI

Hamza Yasa. Bir ihbarı değerlendiren savcılık tarafından 21 Aralık 2015 Pazartesi günü evindeki bilgisayarlarına el konulan Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Hüseyin Sarıoğlu hakkındaki soruşturma aşamasındaki iddialarının, basına sızdırılmasıyla birlikte harekete geçerek, soruşturma daha başlama aşamasındayken, kurulan iftira kumpanyasının mayestrosu olup, Hüseyin Hocanın savunma hakkına saygı göstermeden, istifasını isteyen, Trakya Üniversitesi Rektörü Yener Yörük; Hüseyin Hoca dik durup istifa etmeyince onu apar topar görevden almıştı.

Aradan gecen bir kaç gün içerisinde yaptığı acımasız infaz ile baş başa kalan Yener Yörük; hafta sonunda yaptığı basın açıklamasıyla Edirne kamuoyundan ve Üniversite camiasından yaptıkları için hoş görü istedi.

Trakya Üniversitesi Rektörü Yener Yörük’ün bu güne kadar Edirne halkı ve Trakya Üniversitesi çalışanlarının sınırsız hoş görüsüyle yaptığı icraatlarla ilgili genel bir açıklamayı sizlerle daha sonra paylaşmak üzere bir kenara bırakıyor Ve Trakya Unversıtesı Rektörü Yener Yörük’e Olay Gazetesi olarak soruyoruz:

Sayın Yörük; Bir gün olur a yakınlarınızdan biri için mesela eşinizin basına sızdırılan(! ) bir soruşturma evrakı yüzünden; dava sürecini beklemeden yani eşinizin savunma hakkını beklemeden eşinize boşanma davası açar mısınız?

 Trakya Üniversitesi Rektörü Yener Yörük’ün hafta sonu yaptığı basın açıklamasını yorumsuz olarak sizlerle paylaşıyoruz.

KAMUOYUNA ve ÜNİVERSİTEMİZİN DEĞERLİ MENSUPLARINA DUYURULUR

Bilindiği üzere, üniversitemizde idari görevi de olan bir öğretim üyesi hakkında gizli yürütülmesi gereken bir adli itham, gerçek olup olmadığı adli olarak belirlenmeden basına yansımıştır. Hukukun genel ilkesinin gereği olarak gerçekten suç oluşturan bir husus varlığı sübut buluncaya kadar öğretim üyemizin masum olduğuna inanmaktayız.

Elbette basının haber alma ve kamuoyunu aydınlatma işlevinin gerekliliğinin bilincindeyiz. Ancak bu tür suçlamalarda süreci takip ederek kişiyi, kurumunu, ailesini telafisi imkansız biçimde zarar verecek bu tür bir bilgiyi ancak sübut bulması halinde vermesi gerektiği açık ve tartışmasızdır.

Bu ithamın, adli süreç sonunda haksız ve mesnetsiz çıkması halinde, bunu gündeme getirenlerin ve sübut bulmadan kişiyi, öğretim üyeliğini ve üniversiteyi hemen mahkum edenlerin tespiti ve cezalandırılması için Üniversite olarak biz de mutlaka konunun takipçisi olacağız.

Ancak bu aşamada öğretim üyemizin, belki de ithamın ağırlığından ve basına yansımış olmasından kaynaklanan yıpratıcı etkisinden olsa gerek, tüm öğretim üyelerine gönderdiği mesajının ve üniversite idaresine yönelik açıklamasının anlam, kapsam ve etkisi dikkate alındığında, güveninin sarsıldığı, dolayısıyla sürdürmekte olduğu idari göreve devam edebilme şartlarının kalmadığı görülmüş; istifasını rica etmek, kabul etmeyince de görevden almak gerekmiştir.

Üniversitenin yoğun mesai gerektiren işlerinde Rektörün, kendisiyle tam bir uyum içinde çalışacak kişilerle beraber görev yapma tercihi olduğuna hak vereceğinize eminim.

Bilindiği üzere idari görevler, öğretim üyeliğinden farklı olarak bir uyum ve beraber çalışma iradesi ister ve bekler. Öğretim üyemizin aklanmasını diler, bu hususta bir yanlış anlamaya mahal vermemek için, idari görevden almakla ilgili tasarrufumuzun gerekçesini bu vesileyle açıklamak isterim.

Saygılarımla. Prof. Dr. Yener Yörük/Rektör




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —