10565,74%-0,59
42,17% -0,01
49,02% -0,28
5558,99% -1,71
9196,59% -3,17
SAADET PARTİSİ ADAYLARINI TANITTI
Türkiye genelinde Büyük Birlik Partisi ile seçim ittifakının yapan Saadet Partisi, 7 Haziran seçimlerinde halkın huzuruna çıkacak adaylarını basına tanıtmak amacıyla bir basın toplantısı düzenledi. Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Eriş ve partililerin büyük ilgi gösterdiği toplantıda bir konuşma yapan Eriş; “Bu çalışmamızın, hem adaylarımız hem şehrimiz ve hem de ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.” Dedi.
“Büyük Birlik Partisi ile yapmış olduğumuz seçim ittifakının da hayırlı olmasını diliyorum. Bu seçim ittifakı ile teşkilatlarımızdaki şevk ve heyecanın daha da arttığını görmenin mutluluğunu yaşıyoruz.” Diyen Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Eriş konuşmasını şöyle sürdürdü;
Her seçim önemlidir, fakat bu seçim daha önemlidir. Zira Cumhuriyet tarihinde hiçbir parti 12 yıl gibi uzun bir süre hükümet etme fırsatı elde edemedi. Aslında bu çok da iyi bir fırsattı. Ancak kazanç ve kayıplarımıza baktığımızda kayıpların çok daha fazla olduğunu görüyoruz.
Şöyle ki; 12 yılda hem devletimizin hem özel sektörün hem de vatandaşlarımızın borçları sürekli artmıştır. Artmaya da devam etmektedir. Nitekim Ekonomiden Sorumlu Bakan geçtiğimiz gün bir işyeri açılışında yaptığı konuşmada “Borçlanarak yapılan lüks meskenler, lüks çalışma ofisleri çok güzel ama bu sürdürülebilir bir durum değildir” demek zorunda kalmıştır.
Diğer taraftan bir TV programında konuşan Başbakan Yardımcısı, “Sürekli borçlanarak, yol ve bina inşa ederek kalkınmayı gerçekleştiremeyiz” demiştir. Ha keza Sayın Başbakan da son günlerde üretim ve istihdama vurgu yaparak, güçlü markalara ihtiyacımız olduğundan dem vurmaya başlamıştır. El hak doğrudur. Ancak bu konuşmalar muhalefetin yapacağı konuşmalardır. İktidar icra makamıdır. Dolayısıyla bu sözler içi boş sözlerdir. Sadece algı yönetiminin bir parçasıdır.
Neden? Birincisi; üretmezden önce Pazar analiz edilir. Sen Türkiye pazarını 40-50 aileye teslim ediyorsun. Haksız rekabet diye bir şey var. Umurlarında bile değil. Dünyada en fazla AVM’si olan ülkeyiz. AVM’ler ve sayıları on binleri bulan mahalle aralarına kadar giren zincir dükkanlar vesilesiyle perakende pazarı bir avuç ailenin eline geçiyor. Neyi üreteceksin? Ürettiğini bunlara rağmen nerde satacaksın?
Diğer taraftan batıda bütün ülkeler ticaretlerinin önemli kısmını komşularıyla yapmaktadırlar. ABD – Güney Amerika ile, Almanya – Fransa ile vesair. Bize gelince Doğuda ve Güneydoğuda komşularımızla olan ilişkilerimizin geldiği nokta malum. Tam bir dış politika faciası. Tabi ki bu ekonomiye de yansıyor. Beri taraftan komşumuz Bulgaristan ve Yunanistan. AB ülkesi. Eski adıyla Ortak Pazar. Yani onlar ortak, biz Pazar. Bu konuştuklarımızın sayısal ifadesi ithalat ile ihracat arasındaki farktır. Açık 80 Milyar Dolar.
Aslında konuları uzatmaya gerek yok. İktidar elindeki medya ve diğer imkanları kullanarak sürekli pembe tablolar sunmaktadır.
Her şey yolundaysa insanlar neden mutsuz?
Ünlü araştırma şirketi Gallup, dünya çapında bir “mutluluk araştırması” yaptı. 143 ülkenin yer aldığı araştırmada; Türkiye, maalesef mutlulukta 54 puanla listede sondan üçüncü oldu. Halbuki insanı yaşat ki devlet yaşasın.
Diğer taraftan Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre, 2009-2013 yılları arasında psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle doktora başvuran kişi sayısı 3 kat artarak, 3 milyondan 9 milyona çıktı. Dolayısıyla bir avuç tuzu kuru insanı saymazsak insanımız mutsuzdur. Devlet ve medya imkanlarıyla dehşetli bir algı yönetimi sürdürülmektedir. Ama yavaş yavaş deniz tükenmektedir.
Değerli Arkadaşlar,
Biz iktidarı konuşuyoruz. Ancak madalyonun bir de öteki yüzü var. Demokrasilerde muhalefet en önemli unsurlardan biridir. 12 yıl gibi uzun bir süre mecliste muhalefette bulunan partiler özellikle ana muhalefet partisi ne yapmıştır? Açıkça ifade etmeliyiz ki CHP, söylem ve tavırlarıyla AK Parti değirmenine su taşımaktadır. Bugün siyaset arenası öyle hale gelmiş ki AK Partiye oy verenlerin bir çoğu “aman CHP gelmesin” diye AKP’ye yönelmektedirler. Bu CHP üst yönetiminin üzerinde derin derin düşünmesi gereken bir konudur.
Değerli Arkadaşlar, Kıymetli Basın Mensupları;
Birkaç seçimdir Halkımızın dikkatlerini başka yönlere çevirmek için gerilim siyaseti uygulanmaktadır. Toplum böylece kamplaştırılmak istenmektedir. İnsanlarımız kendi gündemine dönememektedir. İşsizlik, gelir dağılımındaki adaletsizlik, ağır borçlar, aile yapımızın çatırdaması, boşanmalar, alkol ve uyuşturucu tüketiminin yaygınlaşması, adalet duygusunun örselenmesigibi konuların gündeme gelmesi önlenmek istenmektedir.
Biz Saadet Partisi olarak seçim kampanyası boyunca bu oyunu bozmaya çalışacağız. Toplumun büyük bir kesiminin ancak devlet yardımlarıyla hayata tutunmaya çalıştığı gerçeğini dile getireceğiz. Gelir dağılımındaki haksızlıkların sebeplerini konuşacağız. Bu 12 yılda faiz lobisinin nasıl semirdiğini anlatacağız. Tabi ki bütün bunları konuşurken herbiri için Milli Görüş’ün çözümlerini sunacağız.
Saadet Partisi olarak 75 Milyonu kardeş biliyoruz. İnsanımızı seviyoruz. Ülkemizi seviyoruz. Refah, huzur ve mutluluğun ancak Milli Görüş prensipleriyle sağlanacağına yürekten inanıyoruz.
• Önce Ahlak ve Maneviyat.
• Herkese İnsan Hakkı, Herkese Refah.
• Milli, Güçlü, Süratli ve Yaygın Kalkınma, Tam Bağımsızlık.
• Avrupa Birliği’nde Kuyruk Değil, İslam Birliği’nde Lider Ülke.
Bunlar ancak Saadet Partisi’nin gerçekleştirebileceği hedeflerdir.
Bunun için çalışıyoruz. Başta adaylarımız olmak üzere tüm teşkilat mensuplarımız, gönüldaşlarımız ile beraber herkese ulaşacağız. Çalmadık kapı bırakmayacağız. Halkımızın teveccühü ile inşallah Mecliste en güçlü bir şekilde yerimizi alacağız.
Yaşanabilir bir Türkiye, Yeniden büyük Türkiye Ve Yeni bir Dünya hedefi için kollarımızı sıvayacağız. Zafer yakındır ve zafer inananlarındır.
Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi tekrar saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
Ali DEMİRKIRAN
1966 yılında Edirne’de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Edirne’de tamamladı.
Daha sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.
Tahmis Çarsısı’nda ve Bostanpazarı semtinde inşaat malzemeleri ticareti ile uğraştı.
Sosyal amaçlı birçok kuruluşta üye ve yönetici olarak görev aldı. Müstakil Esnaf ve Sanatkârlar Derneği’nin Edirne Şube Başkanlığını yaptı.
1994 mahalli seçimlerinde belediye meclis üyesi adayı olarak başladığı siyasi çalışmalarına, Refah Partisi’nde Merkez İlçe yönetim kurulu üyeliği ve Merkez İlçe başkanlığı ile devam etti.
Fazilet ve Saadet Partisinde İl Başkanlığı görevlerinde bulundu.
Evli ve 1 çocuk babasıdır.
ARİF KÖROĞLU
1971 yılında Erzurum’da doğdu. İlk orta ve lise eğitimini Erzurum’da tamamladı. 1988 yılından beri Edirne’de ikamet eden adayımız, Esnaflık ile iştigal etmektedir.
Siyasi çalışmalarına 1985 yılında başladı. Büyük Birlik Partisi’nin bir çok yönetim kademesinde bulundu. 18 yıl boyunca Edirne İl Başkanlığı görevini üstlendi. Büyük Birlik Partisinden 2011 yılında Edirne Milletvekili Adayı, 2014 yılında da Belediye Başkan Adayı oldu.
Evli ve 2 çocuk babasıdır.
Saadet Partisi 2. Sıra Edirne Milletvekili Adayı
SEÇKİN ÖZTÜRK
Saadet Partisi 3. Sıra Edirne Milletvekili Adayı
1965 yılında Lüleburgaz da doğdu. İlk orta ve lise eğitimini Uzunköprü de yaptı. 1996 yılından beri Öztürkler un fabrikasının yönetim kurulu başkanlığını yapmaktadır. Ayrıca Marmara Un Sanayicileri Dernek Başkanlığı görevini yürütmektedir.Evli ve 2 çocuk babasıdır.